Bulgaristan'da bir olay var şimdilerde.Faşist partileri ASAKA(Asala'yı da andırıyor) diyor ki: Osmanlı bize soykırım yaptı.Şimdi de Başbakanları Borisov hükümetini destekleyen tek parti olan ASAKA'nın bu görüşüyle beraber ortaya attığı anma günü belirlenmesine destek vereceğini söylemiş.
Bulgaristan'da bizi pirelendiren diğer tasarıları da şöyle sıralarsak.Devlet radyo ve televizyonunda ki Türkçe yayınları kaldırılması,seçmeli ders olarak uygulanan Türkçe dersinin okullardan kaldırılması ve camilerde hoparlörle ezan okunmasının yasaklanması...
Şimdi bizim asimile olmus Türkler'den kabul ettiğimiz Bulgarlar ne olduda bir anda doğrulttu bize namlusunu.Girelim ucu görünmeyen koridora.
Bildiğiniz üzere Bulgaristan daha yeni üye oldu AB'ye.Tabi doğal olarak vizesiz girememeye başladık yeşil ülkeye.Bu AB üyeliğinin doğal sonucu.Peki Borisov'un açıklamasının zamanlaması neyi gösteriyor bize.
Avrupa Nabucco projesiyle Rus gazına olan bağımlılığını başka bir deyişle kamburunu biraz düzeltmiş oldu.Ardında Putin'in hamlesi geldi ve Türkiye ile imzalanan bir dolu enerji sözleşmesi o akım bu akım projeleri.Türkiye'nin iki taraflı oynaması bizim açımızdan güzel.Avrupa'nın ise bize dayattığı,üzerimize yakıştırdığı kamburlar ise artık klişe.Yeni bir cephe açmak lazım yavaştan.Ve bunun tohumları çok önceleri atıldı.Borisov ise kendisini destekleyen tek partiye de bir jest yapmış oldu.Avrupa birliği bir hristiyan kulubü değil miydi?Öyle diyordu Benedict.
Türkiye'nin Rusya oyunu ise bilinçli bir hareket mi yoksa Rusya'nın baskısıyla mecbur mu kalındı o benim kafamda bir soru işareti.Ama hoşuma gittiğini belirtmem lazım.Korktuğum şey ise biryerlerde bir bomba veya silah patlaması.Alman vakıfları neden bir anda bu kadar çok çoğaldı 90'ların sonundan itibaren hiç düşündünüz mü?Yardıma muhtaç çok insanımıza bakıyorlar değil mi?
08 Ağustos 2009
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)